top of page
Ara

Baba Mesleği halıcılık

  • Yazarın fotoğrafı: Bülent Güven
    Bülent Güven
  • 26 Ağu 2018
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 4 Eyl 2018

Babam otobüsün bagajına sardığı 2 halıyı, askerde tanıştığı Nuri çavuşun yardımıyla sattıktan sonra bu işi yapmaya karar vermiş. 70' lerin başından 90' ların ortasına kadar seyyar halıcılık yaptı. Yaz sonunda Demirciye giderdik. Demirciden iplikler, müşteri senetleri ve kendi senetlerimizle alınırdı. İplikler Gördes'de ki boyahaneye getirilirdi. Orda renk renk kök boyaları dolu kazanlarda boyanırdı. Sonra iplikleri arabaya doldurur köye getirirdik. Dambaşlara, çatılara gerdirilen iplere sererdik. Kuruduktan sonra çatıdan dambaşa, yani bir alt kata atardık. İplikler birikince yukardan üzerine atlaması çok keyiflidir. Sonra sarıp yumak yapardık. Yumaklar renklerine göre evin yol tarafında, zemin katta ki dükkanda, renk renk dizilir, oradan da dokuyacak olan köylülere dağıtılırdı. Köyde kışın yapacak bir iş olmadığından her evde kadınlar halı dokur, evin geçimini sağlarlardı. Ama tek halıcı babam olmadığı için, iyi dokumacılar için bir savaş verilirdi. Bazıları da çok kötü dokumasına rağmen, hatır için onlara gene de halı dokutulurdu. Ama onların halılarını satmak kolay olmazdı. Civar köylerden de dokumacılarımız vardı. Babamın ortakları vardı. Onlarla ayda bir defa ortak kırmızı ford dolmuşu doldurur Trakya'ya halı satmaya giderlerdi. Genelde fabrika, karayolları işçileri ve zengin Trakya köylülerinin evlerinde yada çocuklarının çeyizlerinin bir köşesinde yerini almıştır bizim Gördes halıları. Köyde sadece bakkalda telefon olduğundan iki üç günde bir bize haber gönderirdi babam bakkaldan. Bazen de konuşma şansımız olurdu. İşte bugün Keşan'dayız. Bugün Çorlu'dayız. İki gündür satış yok. Yada bugün bir fabrikada bütün halıları sattık gibi bilgiler verirdi. Bizde sevinirdik iyi bir haber alırsak. Haberler kötüyse özlem iyice artardı. Gecikecek demekti.


Bu sürede genelde anamla yalnız olurduk abim yatılı okuduğu için. Geceleri anamla yatardım babam yokken. Duaları okurduk önce yatakta baştan sona. Sonra islamın şartları. Ve benzeri şeyler. Her gün sınav olurdum. En son kabir soruları sorardı anam Azrail rolüne bürünüp. Yada başka bir melek mi onları soran emin değilim şimdi. Bende ezberden cevaplardım ne anlama geldiğini bilmeden. Sorunun birinin cevabı imam-ı azam ebu hanifeydi mesela. Ne demekse:) soruların sırasını değiştirerek sorsa benim cevaplarda kesin karışırdı heralde. Bazen babam yola çıkıyorum diye haber verirdi. O zamanlar uyku tutmazdı heyecandan bir an önce gelse de boynuna sarılsam diye beklerdim. Gelince de atlardım üzerine. Bazen de sürpriz yapardı. Gene uçardım sevinçten. Şekerler getirirdi bazen. Bazen tatlılar. Bazen de et balık kurumu fabrikasına uğradılarsa salamlar, sucuklar... Babam sadece kışları yapardı bu işi yazın çalışmazdı. Sanırım benimde sabit bir iş yerimin olmaması ve kendime zaman ayırabileceğim şekilde çalışmam tesadüf değildir... (17.04.2017)



Son Yazılar

Hepsini Gör
Zerdali Ağacı

Çocukluğumda bir zerdali ağacımız vardı bahçede. Bilir misiniz zerdaliyi? Kayısı gibi olur ağacı. Ama meyvesi kayısı gibi değildir....

 
 
 

Commentaires


  • White Facebook Icon

© 2023 by Going Places. Proudly created with Wix.com

bottom of page